3 Eylül 2010 Cuma

Yalnızlık Üzerine Notlar 2

Uzun bir yol var önümde. Camıma çarpan yağmurun sesi karışıyor dinlediğim müziğe. Ne güzel söylüyor Murat Boz fonda “Sana tapan bu kalp sensiz yol alıyor artık sensiz” diye. Evet, bu kalp yine yol alıyor. Yalnız ve sessiz… Yine terk ediyor aşık olduğu şehri. Solumda sevdiğim şehrin denizi. Gemiler göz kırpıyor çapkın ama hüzünlü. Ben korkmuyorum kara bulutlardan ama onlar korkuyor belli ki. Yada üşümüşlerdir belki tıpkı bugün benim ellerimin üşüdüğü gibi. Yalnızlık güzel belki ama arıyor işte bazen insan elini ısıtacak bir çift eli nasırlı bile olsa. Zaten sevdiğinin ne kusuru olur ki? Her zaman en yumuşak onun elleri…

Sevdiğim şehir geldi yine aklıma. Kaç kilometre geride kaldı acaba? Bir buçuk saat geçti ilk nefesimi aldığım şehirden uzakta. Yok, arkadaşım ya! Benim İstanbul’umun yağmuru bile bir başka! Yanından geçtiğim kendi eserim bile, eseri olduğum şehrin yokluğunu unutturamadı bana. Eserin olduğum gibi esirinim İstanbul! İster şımar, ister havaya gir. Zaten sen biliyorsun değerini. Bir nefeste herkesi kendine nasıl aşık ettiğini. Bir kez tadını alanın sensiz yaşayamayacağını… Bende şımarmıştım senin gibi. Ömrümde aldığım en güzel iltifattı çünkü “İstanbul gibi kadın” olmak. Ben senin kızınım İstanbul! Boğazının köşesinde doğdum, denizinin kenarında büyüdüm, Beşiktaş’ında serpildim, Taksim’inde içtim, Haliç’inde sevdim. Ve inan İstanbul, seni 50 senedir seven babamdan daha çok sevdim.

Nüfusumda adın yazılı. Hem de kıyısı köşesi değil. Sur içinden, Sultanahmet! Sarnıcına bile kurban olunası Binbirdirek! Ey her nefesimde beni kendine bağlayan şehir, var mı senden öte aşk? Okumuştum kitaplarında; Sadullah Paşayı yıllarca sürgündeyken Boğaz’ınla dertleşerek bekleyen karısının aşkından büyük olamaz değil mi benimki? Ey İstanbul o zaman aşık et beni! Bana da aşık et, ruhuma en çok değer vereni. Ve bir ömür ayırma İstanbul. Kuytunda, Moda Burnunda, Adanda, Boğazında, Sarayında, Sarnıcında, sinemanda, vapurunda sakla. Ama nolur sakın ayırma. Ellerim üşümesin bir daha ve gözlerim yetsin sevdiğime inandırmaya…

Çisil TOLGA

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.